3. Sağlıksız yiyecekleri evde bulundurmayın

Etrafınız abur cuburla doluysa sağlıklı beslenmek zordur.

Diğer aile üyeleri evde bu yiyeceklerin olmasını istiyorlarsa, bunları tezgâhın üstünde tutmak yerine saklamayı deneyin.

“Gözden ırak olan gönülden de ırak olur” deyimi burada tamamen geçerlidir.

Evin muhtelif yerlerinde yiyeceklerin göz önünde olması, obezite ve sağlıksız yiyeceklerin tüketiminin artması ile ilişkilendirilmiştir (2, 3).

ÖZET: Sağlıksız yiyecekleri evden ya da en azından göz önünden uzak tutmak, yolunuzdan sapmanızı önler.

4. “Ya hep, ya hiç” tarzı bir yaklaşımınız olmasın

Sağlıklı bir diyeti uygulama ve yaşam tarzını sürdürmenin önündeki büyük engellerden biri “ya siyah ya beyaz” tarzı bir düşüncedir.

Çok rastlanan durumlardan biri, katıldığınız bir partide birkaç sağlıksız aperatif olması, diyetinizi o gün için bozabileceğinize karar vermeniz ve sağlıksız yiyeceklere teslim olmanızdır.

O gün diyetinizi bozabileceğinizi düşünmek yerine, geçmişi arkanızda bırakmayı ve partinin geri kalan kısmında protein içeren, sağlıklı, işlenmemiş besinler seçmeyi deneyin.

Bu, tıka basa doymuş ve hüsran dolu olmak yerine tok hissetmenizi ve tatmin olmanızı sağlayacaktır.

Plan dışı birkaç seçim, bunları sağlıklı besinlerle dengelediğiniz sürece, uzun vadede çok az sorun yaratır.

ÖZET: Gününüzü “iyi” ya da “kötü” olarak değerlendirme dürtüsünü frenlemek aşırı yemenizi ve kötü seçimler yapmanızı önleyebilir.